-
1 taç atışı
-
2 taç
taç1 <- cı> Krone f, Kranz m; Kamm m (des Vogels); Blütenkrone f;diş tacı Zahnkrone f;taç giymek gekrönt werden;taç giyme (töreni) Krönung(sfeier) ftaç atışı Einwurf m;taca atmak ins Außenfeld schießen
См. также в других словарях:
taç atışı — is., sp. Futbol veya hentbolda taca çıkan topun, karşı takım oyuncusu tarafından elle baş üzerinden geçirilip arkadan öne doğru oyun alanına atılması, yan atışı … Çağatay Osmanlı Sözlük
taç — 1. is., cı, Ar. tāc 1) Soyluluk, iktidar, güç veya hükümdarlık sembolü olarak başa giyilen, değerli taşlarla süslü başlık Tahtlar, taçlar artık tarihe karıştı. 2) Gelinlerin başlarına takılan süs 3) Genellikle göz düzeyinden yüksek mobilyaların… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yan atışı — is., sp. Taç atışı … Çağatay Osmanlı Sözlük
atış — is. 1) Atma işi veya biçimi 2) Kalp veya nabzın vuruşu, çarpışı Birleşik Sözler atış yeri endirekt atış çengel atış çift atış potalı atış başlama atışı … Çağatay Osmanlı Sözlük
Maroon Berets — Bordo Bereliler Active Country Turkey Branch … Wikipedia
yan — is. 1) Bir şeyin ön, arka, alt ve üst dışında kalan bölümü Yolcuların girdiği iskele yanından kendini denize attı. M. Ş. Esendal 2) Sağ ve solun ortak adı, yön, taraf, cihet Yaşlı garson yanımıza geldi. Y. K. Karaosmanoğlu 3) Yer 4) Üst 5)… … Çağatay Osmanlı Sözlük